Ceylan ve kurdun hikayesi
Bu bölümde Ceylan ve Kurt isimli hikayeyi okuyabilirsiniz.
Hikayenin tamamının Türkçe çevirisini aşağıda bulabilirsiniz.
Özkan Yaman
Bir varmış bir yokmuş, bir zamanlar güzel bir ceylan varmış. Geniş ağaçların ve ormanların arasında dolaşıyormuş. Doğanın güzelliğinin tadını çıkarırken, birden imdat ile yardım isteyen yüksek bir bağırma sesi duydu. Ceylan, sesin tarafına koştu. Üzerine ağaç düşmüş bir kurt gördü.
Kurt uluyor ve acının şiddetinden haykırıyor, birinin ona yardım etmesi için imdat istiyordu. Ceylan, azıcık düşünerek kurda baktı. Sonra gitmek istedi.
Ancak kurt onu şöyle diyerek durdurdu :
-Ey nazik ceylan lütfen beni kurtar. Senin bu iyiliğini asla unutmam.
Ceylan kendi içinden dedi ki :
-Kurt benim amansız düşmanımdır. Ve o, hilekâr ve yırtıcıdır, ama yardımıma ihtiyacı var. Ben onu hayal kırıklığına uğratmayacağım ve onu bu krizden kurtaracağım.
Sonra ceylan sordu :
-Ama seni nasıl kurtarabilirim zavallı kurt?
Kurt dedi ki :
-İş çok basit ve kolay. Boynuzlarını ağaç gövdesinin altına koy ve ağacı üstümden kaldırmak için biraz yardım et. Ve ben de serbest kalıp hür olmak için ağacın altından çekileceğim.
Nazik ceylan gücünü topladı ve kurdu kurtarmak için ağaç gövdesini kaldırmaya çalıştı. Kurt özgür olur olmaz ceylana ihanet bakışıyla baktı. Hayatını kurtardığı için ona teşekkür etmek yerine ona saldırmaya ve onu yutmaya karar verdi.
Ceylan kurdun gözlerindeki tehlike ve ihâneti hissetti. Tam bir sürâtla kaçmaya çalışarak bacaklarını rüzgâra bıraktı. Ancak kurt ona bağırdı :
-Yerinde dur ve bir adım daha atma. Aksi takdirde sana saldıracağım ve seni güçlü pençelerimle parçalayacağım.
Ceylan ona şöyle dedi :
-Vay be. Şimdi benden ne istiyorsun?
Sonra kurt alay ederek gülerek dedi :
-Bunun bir soruya ihtiyacı var mı? Seni kesinlikle yemek istiyorum!
Ceylan nefretle kurda baktı ve şöyle dedi :
-Bu yaptığına şaşmalı, ey aldatıcı hilekâr kurt! Bu senin tabiatındır. Sen iyiliğe karşı kötülükle karşılık veriyorsun. Hayatını kurtarmıştım, bana teşekkür etmek yerine hayatımı kaybetmek istiyorsun.
Kurt ona kabadayılıkla dedi :
-Şu zamanımızda iyiliğe karşı kötülükten başkasıyla karşılık vermek mümkün mü?
Ceylan kurdun sözlerini kınadı ve şöyle dedi :
-Ben bu sözleri ilk defa duyuyorum.
Ve aralarında uzun bir tartışma oldu.
Sonunda bu sorunu ikisi için çözecek üçüncü tarafın hakemliğine başvurmakta ittifak ettiler.
Bu esnada, sözlerini dinleyen ve bütün olanları gören bilge bir kuş vardı.
Bu yüzden şöyle diyerek dahil olmaya karar verdi :
-Size ne oluyor? Niçin ihtilaf ediyorsunuz ve böyle tartışıyorsunuz? Tartışmanızı uzak mesafeden duydum.
Orada neler olduğunu açıkladılar. Kurt dedi ki :
-Ben şu zamanımızda iyiliğe kötülükten başka bir karşılık verilmeyeceğine inanıyorum. Bu güçlü ve akıllıların zamanıdır ve zayıf ve naziklere yer yoktur.
O anda ceylan ise şöyle dedi :
-Ben ise iyiliğe asla kötülükle karşılık verilmemesi gerektiğine inanıyorum. Ve iyiliğin ödülüğü iyiliktir, zaman nasıl değişirse değişsin.
Bilge kuş biraz düşündü sonra ikisine şöyle dedi :
-Ben ikinizden bir şey anlamıyorum. İkinizin de bana olanı biteni ayrıntılı sahnelemenizi istiyorum, ki anlaşmazlığın nedenini anlayabileyim ve böylece aranızda adil bir şekilde hüküm verebileyim.
Böylece kurt yine ayrı yere uzandı ve ağacın gövdesinin altına girdi.
Böylece ceylan tüm gücüyle onu itti ve bir daha hareket edemeyene kadar ağacın üzerinde kalmasını sağladı.
Ve burada kurt tekrar yardım isteyerek tüm gücüyle çığlık attı.
Bilge kuş ve ceylan güldü.
Tabii bu sefer ceylan kurdun yardımına koşmadı ve yardım etmedi.
Bu, kendisi için dilendiği iyiliğe kötülükle, hayra şerle karşılık veren herkese adaletli bir cezadır.
Hikayeyi buradan indirebilirsiniz.
Yorumlar